Beştepe'de gerçekleştirilen Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'ye tepki göstererek, "Mandacılık hastalığından kendini kurtaramayan ana muhalefetin bizim bu ufkumuzu, vizyonumuzu, dilenmeden dik duruşumuzu, Türkiye'yi 23 yılda nereden nereye getirdiğimizi anlaması zaten mümkün değildir. Muhalefet yolsuzluk soruşturmalarının üstünü örtmek için Batı'ya ve Batılı medya kuruluşlarına yalvarırken biz Türkiye'nin itibarını küresel ölçekte arttırmaya çalışıyoruz" dedi.
15 Nisan 2025 Salı 18:52Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de gerçekleştirilen Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle:
Dördüncü Antalya diplomasi Forum'u, Türk dış politikasının gücünü görmemiz açısından yeni bir fırsat teşkil etti. Foruma toplam 155 ülkeden 6 bini aşkın katılımcı iştirak etti.
İnsanlığın beşten büyük olduğunun altını bir kez daha çizdik. Filistin halkının yanında olduğumuzu tüm dünyaya ilan ettik. Suriye'deki çıkarlarımızı koruma noktasında tereddüt göstermeyeceğimizi teyit ettik
Gerilimlerin tırmandığı, sürekli yeni krizlerin baş gösterdiği bir dönemde Türkiye olarak adaleti, barışı, diplomasiyi öncelemeye devam edeceğiz
Orta Doğu'daki her kriz ekonomimizi ve güvenliğimizi ilgilendirmektedir.
Gazze ve Suriye'ye dair oturumlar ülkemizin zulüm karşısındaki vicdanlı duruşunun sergilenmesi noktasında fevkalade önemliydi
Türkiye'nin sert ve yumuşak güç unsurları daha önce hiç olmadığı kadar dış politikamızda etkin rol oynuyor.
Sabırla, soğukkanlılıkla ve stratejik akılla mücehhez bir bakış açısı ile dış politikadaki hedeflerimizi gerçeğe dönüştürmenin mücadelesini veriyoruz
Muhalefet yolsuzluk soruşturmalarının üstünü örtmek için Batı'ya ve Batılı medya kuruluşlarına yalvarırken biz Türkiye'nin itibarını küresel ölçekte arttırmaya çalışıyoruz.
Mandacılık hastalığından kendini kurtaramayan ana muhalefetin bizim bu ufkumuzu, vizyonumuzu, dilenmeden dik duruşumuzu, Türkiye'yi 23 yılda nereden nereye getirdiğimizi anlaması zaten mümkün değildir.