SAVCILIĞIN SEVK YAZISI VE FLASH TV SATIŞ SÜRECİ
Savcılığın sevk yazısında, Flash TV’nin satış sürecinin başlangıcında başka bir televizyon kanalının devreye girdiği fakat bu girişimin başarısızlıkla sonuçlandığı kaydedildi. Ardından, Erkan Kork’un kanalı satın alma sürecini başlattığı belirtildi. Yazıda, bu süreçte Ağırel ve Soykan’ın, Kork’a ait Payfix şirketi hakkında “yasa dışı bahis” konulu haberler ve sosyal medya paylaşımları gerçekleştirdiği ifade edildi. Savcılık, bu paylaşımların ve yüz yüze görüşmelerin Kork’un kanalı satın almasını engellemeyi hedeflediğini ve gazetecilerin “tehdit” ile “şantaj” suçlarını işlediğini öne sürdü.
TİMUR SOYKAN’IN İFADESİ: “SUSTURMA AMAÇLI BİR HAMLE”
Timur Soykan, emniyetteki ifadesinde görüşmelerinin gazetecilik faaliyetleri çerçevesinde gerçekleştiğini vurguladı. “Biz gazeteciyiz ve yasa dışı bahis, uyuşturucu kaçakçılığı gibi suçlarla ilgili haberler yapıyoruz. Erkan Kork’un yasa dışı bahis davasını öğrendik ve haber değeri taşıdığı için kendisiyle iletişime geçtik” diyen Soykan, görüşmenin kamuya açık bir mekânda, kayıt alınarak gerçekleştiğini belirtti. Kork’un iddialarını reddeden Soykan, “Dünyanın her yerinde yasa dışı bahis şüphelisi birinin banka, e-ödeme ve TV kanalı sahibi olması haber değeridir. Bu iftiralar, yargı içindeki bir çetenin bizi susturmak için yaptığı bir hamledir” diyerek basın özgürlüğünü ihlal eden bir durum olduğunu savundu.
MURAT AĞIREL’İN İFADESİ: “BASKI İDDİASI GERÇEK DIŞI”
Murat Ağırel ise ifadesinde Erkan Kork ve Payfix ile ilgili yasa dışı bahis soruşturmasını incelediğini ve bu çerçevede bir yazı dizisi için Kork ile görüştüğünü belirtti. “Görüşme iki tarafça kayda alındı. Kendisini baskı altına almaya çalışmadım. Baskı istesem, kamuya açık bir alanda görüşme talep etmezdim” diyen Ağırel, Flash TV’nin satışına dair bir soru sormadığını ifade etti. Kork’un “baskı altında” iddiasına karşı, “Viskisini yudumlayıp üzüm yerken gayet rahattı, biz ise çay içiyorduk” şeklinde konuştu. Ağırel, bu durumun gazetecilik faaliyetlerinden duyulan rahatsızlıktan kaynaklandığını öne sürdü.
ADLİ KONTROL KARARIYLA SERBEST BIRAKILMALARI
Savcılığın Ağırel ve Soykan’ın tutuklanmasını talep etmesine rağmen sulh ceza hakimliği, yurt dışı yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakmalarına karar verdi. Soruşturma kapsamında gazetecilerin dijital materyallerine el konulduğu ve incelemelerin sürdüğü öğrenildi.