Fransa'da aşırı sağcı lider Marine Le Pen, 'kamu fonlarını zimmetine geçirmek' suçlamasıyla 5 yıl seçilme yasağına ve 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Le Pen, kararın siyasi olduğunu savunarak "Bu karar sadece beni değil, bana oy veren milyonlarca kişiyi de engellemeyi amaçlıyor" dedi. Kararın tersine çevrilmesi için tüm hukuki yolları deneyeceğini belirtti.
Marine Le Pen, "Mahkeme başkanının siyasi bir karar verdiğini açıkladığını gayet iyi anladım. Hakim, kamu görevi almamı engelleyen cezanın uygulanmasının itirazımı geçersiz kılacağını ve başkanlık seçiminde aday olmamı ve seçilmemi engelleyeceğini çok açık bir şekilde belirtti. Yüksek Mahkeme halktır. Hiçbir yargıç, bir temyizin askıya alınması gerektiği yönündeki bir kararı uygulayarak hukukun üstünlüğünü ihlal ederek başkanlık seçimi gibi kritik bir seçime müdahale etmeye karar veremez" ifadelerini kullandı.
Le Pen, ikisi kapalı olmak üzere toplam 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak bu cezayı hapishanede değil, elektronik kelepçeyle evinde çekecek. Ayrıca 100 bin euro para cezası ödemesi gerekecek.
Marine Le Pen, “Bu kader günü Pazartesi 31 Mart 2025, demokrasimiz ve ülkemiz için bu kader günü, yüksek mahkemeden bir yargıcın milyonlarca Fransız vatandaşını, hiçbir olası başvuru yolu olmaksızın, cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde anketlerde önde olduğu belirtilen adaylarından mahrum bıraktığı gün olacak. Objektif olarak bakıldığında demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne bağlı olan herkes bundan rahatsız olmalıdır" sözlerini kullandı.
Le Pen'e getirilen 5 yıllık seçilme yasağı, onun 2027 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olamayacağı anlamına geliyor. Fransız Televizyonu TF1'e konuşan Le Pen, "Demokratik süreçte bu kadar açıktan müdahale edilmesini beklemiyordum" ifadelerini kullandı.
Marine Le Pen, “Bence hakimler yanıldı. Bence verilen tüm açıklamaları görmezden gelmeyi seçtiler çünkü bu davanın ilk saatlerinde mahkemenin bize karşı önyargılı olduğunu anlamıştım. Hakimlerin demokratik sürecimize bu kadar aykırı davranacağını ve Fransızların seçimine bu kadar müdahale edeceğini düşünmemiştim. Açık konuşalım; ben susturuldum ama bu gece konuştuğumuz gibi susturulan milyonlarca Fransızın sesi" dedi.
