AA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 12, 2025 16:34
Avusturya’nın başkenti Viyana’da “Türk Dünyası Sofra Mirası ve Sevgi Sofrası” başlıklı proje kapsamında iki etkinlik yapıldı.
Türkiye’nin Viyana Büyükelçiliği, Yunus Emre Enstitüsü (YEE) ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı İstanbul Beylerbeyi Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü iş birliğiyle gerçekleştirilen ilk etkinlikte, Türk mutfağının geleneksel lezzetlerinden tarhana, mantı ve kadayıfın yapımının öğretildiği bir atölye düzenlendi. Buradaki çeşitli ülkelerin diplomatik misyonlarının çalışanları ve Büyükelçi eşlerinin katıldığı etkinlikte, dünyanın ilk hazır çorbalarından biri olarak değerlendirilebilecek tarhana, tepsi mantısı ve kadayıf yapımına ilişkin İngilizce bilgilendirme yapıldı. Söz konusu yemeklere ilişkin bilgi paylaşımının ardından katılımcılar, uzmanlar eşliğinde 3 geleneksel Türk yemeğinin yapımını öğrendi.
KONUKLARA TÜRK YEMEKLERİ İKRAM EDİLDİ
Türk Dünyası Sofra Mirası ve Sevgi Sofrası projesinin ikinci programında ise Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü eğitmenleri tarafından hazırlanan geleneksel Türk yiyecek ve içeceklerinin ikram edildiği bir akşam yemeği düzenlendi. Programa Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Gürsel Dönmez, YEE Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Aliy ve Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Çiğdem Yıldız’ın yanı sıra çok sayıda ülkeden diplomat ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı. Büyükelçi Dönmez, burada yaptığı konuşmada, Türk mutfağının, uzun bir tarihsel süreç içinde uzak ve yakın coğrafyalardan miras kalan mutfak kültürlerinin harmanlanarak olgunlaştığı çok katmanlı, çok sesli ve zengin bir kültürel mirasa sahip olduğunu söyledi. Dönmez, Türkiye’nin bereketli coğrafyası ve iklim çeşitliliğinin sağladığı zengin flora ve faunanın Türk mutfağının oluşmasında belirleyici rol oynadığını dile getirdi.
YEE, ONLARCA KİŞİYE TÜRKÇE ÖĞRETTİ
YEE Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Aliy de Yunus Emre Enstitüsünün tarihçesi ve misyonuna ilişkin bilgi verdikten sonra, Viyana YEE’nin 2015’ten bu yana hizmet verdiğini, onlarca kültürel faaliyetin yanı sıra 1300’ün üzerinde kişiye Türkçe öğrettiğini anlattı. Aliy, “’Türk Dünyası Sofra Mirası ve Sevgi Sofrası projesi’, Yunus Emre Enstitüsü ile Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü işbirliğinde hayata geçirilmiştir. Bu proje, somut olmayan kültürel miras alanında etkinlikler gerçekleştirerek, hem Anadolu’nun zengin mutfak mirasını farklı coğrafyalarda tanıtmayı hem de kültürlerarası etkileşimi artırmayı hedeflemektedir” dedi.
DİĞER ÜLKELERLE DOSTLUK BAĞI PEKİŞİYOR
Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü Türk Mutfak Sanatları Atölyesi’nin dünyaya miras lezzetler bırakmayı görev edinerek ulusal ve uluslararası düzeyde Türk mutfağını tanıtmayı amaçladığını kaydeden Aliy, Türkiye’nin en önemli kültürel diplomasi kurumlarından biri olan YEE’nin de kuruluşundan bu yana yürüttüğü projeler ve faaliyetlerle yalnızca Türk dilinin ve kültürünün değil, aynı zamanda Türk mutfak kültürünün de tanıtımına öncülük ettiğini, böylelikle Türkiye ile diğer ülkeler arasında dostluk bağlarının pekiştiğini, kültürlerarası etkileşimin arttığını dile getirdi. Aliy, sofra kültürlerinin yalnızca yemeklerin değil, insanların da buluşma noktası olduğunu, bu yönüyle hem sosyal hem de kültürel bir görev üstlendiğini aktardı.
‘TÜRK YEMEK KÜLTÜRÜNÜN TANITILMASINI AMAÇLIYORUZ’
Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Çiğdem Yıldız da Türk Dünyası Sofra Mirası projesiyle somut olmayan kültürel miras şeklinde değerlendirilen milli yemeklerin gastrodiplomasi alanında gördüğü ilgiye işaret ederek, “Bu proje ile Türk dünyası ile ortak kültürel, tarihi birikimi artırmayı, iletişimi güçlendirmeyi ve Türk yemek kültürünün tanıtılmasını sağlamayı amaçlıyoruz” dedi. Yıldız, Yunus Emre’nin sevgi anlayışını temel alarak Türk dünyasının derin kültürel mirasını yeniden anmak ve yaşatmak için bir araya gelindiğini, bu buluşmayla sadece Türk kültürünü yaşatmakla kalmayacaklarını zamanın ve mekanın ötesine geçerek geçmişle geleceği buluşturacaklarını ifade etti. Programın sonunda misafirlere Sabancı Olgunlaşma Enstitüsünün hazırladığı Türk işi nakış içerisinde şifa lokumu hediye edildi.