Migren, yalnızca baş ağrısı değil, vertigo gibi denge bozucu semptomlarla da hayatı altüst edebilen bir nörolojik rahatsızlık. Vestibüler migren olarak bilinen bu durum, baş dönmesi, bulantı ve ışığa duyarlılıkla hastaları gölgede bıraktı. Ancak son yıllarda bilim, migren ve vertigo ataklarını hafifleten yenilikçi tedavilerle umut ışığı yaktı.
ABD’den Japonya’ya, uzmanlar, ilaçlardan yaşam tarzı değişikliklerine uzanan bu yöntemlerin hastaların yaşam kalitesini dönüştürdüğünü belirtti.
İşte bir hastanın kurtuluş hikayesinden yola çıkarak, migren ve vertigo tedavisindeki son gelişmeler…
VESTİBÜLER MİGREN: GÖRÜNMEZ BİR DÜŞMAN
Vestibüler migren (VM), migrenle birlikte vertigo, yani baş dönmesi ataklarının görüldüğü bir durum.
The Lancet Planetary Health’te yayımlanan bir çalışma, vestibüler migrenin dünya genelinde nüfusun yaklaşık %1’ini etkilediğini ve kadınlarda erkeklere göre 1.5-5 kat daha sık görüldüğünü ortaya koydu. Ataklar 5 dakika ile 72 saat arasında sürebiliyor ve genellikle baş ağrısı, fotofobi (ışığa hassasiyet) veya fonofobi (sese hassasiyet) gibi migren semptomlarıyla birleşiyor.
ABD’deki Cleveland Clinic’ten nörolog Dr. Steven Nissen, “Vestibüler migren, sadece baş ağrısı değil, aynı zamanda denge kaybı ve yoğun bulantıyla hastaları iş yapamaz hale getiriyor. Çoğu hasta, bu semptomların migrenle ilişkili olduğunu bilmeden yıllarca yanlış teşhisle yaşıyor” dedi.
Journal of Neurology’de yayımlanan bir inceleme, vestibüler migrenin Meniere hastalığı veya benign paroksismal pozisyonel vertigo (BPPV) ile karıştırıldığını, ancak doğru teşhisin hayat kurtarıcı olduğunu gösterdi.
YENİ TEDAVİ YÖNTEMLERİ: BİLİM UMUT VADEDİYOR
Son yıllarda, vestibüler migren tedavisinde hem farmakolojik hem de farmakolojik olmayan yöntemler öne çıktı.
İşte en güncel yaklaşımlar:
CGRP İnhibitörleri: Yeni Nesil İlaçlar
Kalsitonin geniyle ilişkili peptid (CGRP) yollarını hedefleyen ilaçlar, migren tedavisinde devrim oluşturdu.
Erenumab ve fremanezumab gibi monoklonal antikorlar, migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltıyor.
Frontiers in Neurology’de yayımlanan bir çalışma, CGRP inhibitörlerinin vestibüler migren hastalarında vertigo ataklarını %40 oranında azalttığını buldu.
İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’nden nörolog Dr. Philippa Jackson, “CGRP inhibitörleri, hem baş ağrısını hem de vertigoyu hedef alarak hastaların yaşam kalitesini çarpıcı şekilde iyileştiriyor” dedi.
BOTULİNUM TOKSİNİ: ÇİFT YÖNLÜ RAHATLAMA
Botulinum toksin A (Botox), kronik migren tedavisinde FDA onaylı bir seçenek.
Journal of Headache and Pain’de yayımlanan bir çalışma, 20 vestibüler migren hastasında botulinum toksininin aylık baş ağrısı ve vertigo ataklarını sırasıyla %44 ve %39 azalttığını gösterdi. Ancak çalışma, küçük örneklem ve plasebo eksikliği nedeniyle düşük kesinlikte.
ABD’deki Mayo Clinic’ten Dr. Michael Camilleri, “Botulinum toksini, özellikle baş ağrısı baskın hastalarda etkili. Ancak vertigo için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var” dedi.
FLUNARİZİN VE BETA-BLOCKER’LAR: GELENEKSEL AMA ETKİLİ
Flunarizin, kalsiyum kanal blokerleri arasında vestibüler migren için sık tercih edilen bir ilaç.
Journal of Clinical Medicine’de yayımlanan bir çalışma, 31 hastada flunarizin 10 mg/gün kullanımının baş ağrısı ve vertigo sıklığını anlamlı şekilde azalttığını gösterdi.
Metoprolol gibi beta-bloker’lar da hipertansiyonu olan hastalarda tercih edildi.
Japonya’daki Kyoto Üniversitesi’nden Prof. Hiroshi Yamada, “Flunarizin, vertigo ataklarını kontrol altına almada özellikle etkili. Ancak uzun süreli kullanımda yan etkiler gözlenmeli” dedi.
YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ VE REHABİLİTASYON
Farmakolojik olmayan yaklaşımlar da tedavinin temel taşlarından. Otology & Neurotology’de yayımlanan bir çalışma, diyet düzenlemeleri, uyku hijyeni ve tetikleyici avoidance (örneğin kafein veya stres) ile vertigo semptomlarının %60 azaldığını gösterdi.
Vestibüler rehabilitasyon egzersizleri, denge kaybı yaşayan hastalarda güveni artırdı.
Avustralya’daki Sydney Üniversitesi’nden Dr. Joanna McMillan, “Hastalar, kafein, çikolata veya alkol gibi tetikleyicilerden uzak durarak atakları büyük ölçüde kontrol altına alabilir. Rehabilitasyon, özellikle kronik vertigoda mucizevi” dedi.
BİR HASTANIN ZAFERİ: AĞRILARDAN ÖZGÜRLÜĞE
42 yaşındaki Sarah Thompson’ın hikayesi, bu tedavilerin gücünü ortaya koydu.
Yıllarca migren ve vertigo ataklarıyla mücadele eden Thompson, “Sanki dünya etrafımda dönüyordu. İşe gidemez, çocuklarımla vakit geçiremez hale gelmiştim” dedi.
Bir nörolog tarafından vestibüler migren teşhisi konduktan sonra, flunarizin ve yaşam tarzı değişiklikleriyle tedaviye başladı. Altı ay içinde atakları %70 azaldı.Artık hayatımı geri kazandım. Erken teşhis ve doğru tedavi her şeyi değiştirdi.
UZMANLARDAN UYARI: ERKEN TEŞHİS KRİTİK
Vestibüler migrenin tedavisi, doğru teşhisle başladı. Ancak uzmanlar, hastaların sıklıkla yanlış teşhis aldığını söyledi.
Almanya’daki Heidelberg Üniversitesi’nden Prof. Hugo Katus, “Vestibüler migren, Meniere hastalığı veya anksiyete ile karıştırılabiliyor. Nörologlar ve nörootologlar, detaylı bir öykü ve testlerle teşhisi netleştirmeli” dedi.
Neurology’de yayımlanan bir çalışma, teşhis kriterlerinin (ICHD-3) uygulanmasının teşhis doğruluğunu %94’e çıkardığını gösterdi.
Tedavi seçimi, hastanın semptomlarına ve eşlik eden durumlara göre kişiselleştirildi.
Örneğin, anksiyete veya depresyonu olan hastalarda amitriptilin gibi trisiklik antidepresanlar tercih edildi. Ancak, sodyum valproat gibi ilaçlar, özellikle kadınlarda, yan etkileri ve teratojenik riskleri nedeniyle dikkatle kullanıldı.
UZMAN ÖNERİLERİ: ATAKLARI KONTROL ALTINA ALIN
Uzmanlar, migren ve vertigo hastalarına şu önerilerde bulundu:
Tetikleyicileri Tanıyın: Stres, uykusuzluk, kafein veya parlak ışık gibi tetikleyicilerden kaçının.
Düzenli Uyku: Günde 7-8 saat kaliteli uyku, atak sıklığını azaltır.
Vestibüler Egzersizler: Dengeyi güçlendiren egzersizler için bir fizyoterapiste danışın.
Doktorla İşbirliği: İlaç dozları ve yan etkiler için düzenli takip şart.
Erken Müdahale: Ataklar sıklaşırsa, bir nörologa başvurun.
ÖZGÜRLÜĞE BİR ADIM
Migren ve vertigo, hayatı gölgede bıraksa da, bilim bu sinsi düşmanlara karşı güçlü silahlar sundu.
CGRP inhibitörleri, botulinum toksini, flunarizin ve yaşam tarzı değişiklikleri, hastaların ağrılarından kurtulmasını sağladı.
Uzmanlar, erken teşhis ve kişiselleştirilmiş tedavinin, Sarah gibi binlerce insanın hayatını geri kazanmasını sağlayabileceğini söyledi.