BIRAKILAN YEMLER CAN SUYU OLUYOR

Tarım ve Orman Bakanlığı, yaban hayvanlarının yaşam alanlarıyla birlikte korunması amacıyla toplam 1 milyon 200 bin hektar alana sahip 85 yaban hayatı geliştirme sahası ilan edildiğini bildirdi.

Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, yaban hayatına ilişkin çalışmalara dair bilgi verildi.

Açıklamada, Türkiye'nin 12 bine yakın bitki türü, 154 civarında memeli, 490 kuş ve 141 sürüngen türüyle oldukça zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahip olduğu belirtilerek, şu ifadeler kullanıldı:

"Ülkemizde yaban hayvanlarının yaşam alanlarıyla birlikte korunması amacıyla toplam 1 milyon 200 bin hektar alana sahip 85 yaban hayatı geliştirme sahası ilan edilmiştir. Bakanlığımızca nesli tehlike altında olan türler için 8 memeli, 8 kanatlı, 1 nesli tehlike altında olan kelaynak ve 3 alabalık üretim merkeziyle yaban hayatı popülasyonlarını desteklenmektedir."

Açıklamada, 2002-2024 yılları arasında üretim istasyonlarında 4 bin 325 memeli yaban hayvanın üretildiği ve 2 bin 284 memeli yaban hayvanının doğaya yerleştirildiği kaydedildi.

Yaklaşık 45 milyon alabalık, 1,4 milyon kanatlı (keklik-sülün) yaban hayvanının doğal ortamlarına bırakıldığı da vurgulanırken, "10 bin yaban hayvanı son 5 yılda tedavi ve rehabilite edilerek doğal yaşam ortamına bırakılmıştır. 7,6 milyon kilogram yem, son 13 yılda yiyecek bulmakta güçlük çeken yaban hayvanları için doğaya bırakılmıştır." bilgileri de paylaşıldı.

Düzce'de karla kaplı alanlara yaban hayvanları için yem bırakıldı

Öte yandan geçtiğimiz günlerde Topuk Yaylası'nda, karla kaplı alanlarda, yaban hayvanları için yemleme çalışması yapılmıştı.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü, çetin kış şartlarında yiyecek bulmakta zorlanan yaban hayvanları için harekete geçmiş, ekipler, ilçeye 38 kilometre mesafede bulunan 1280 rakımlı Topuk Yaylası'nın karla kaplı ormanlık alanlara 300 kilogram ot, 100 kilogram saman, 45 kilogram meyve ve sebze ile 45 kilogram besi yemi bırakmıştı.

Ekiplere eşlik eden Düzce Valisi Selçuk Aslan, "Arazinin karla kaplı olması doğal yaşamını sürdüren canlıların besine ulaşmasını zorlaştırıyor. Bu anlamda Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğümüzce temin edilen, farklı canlılara hitap edecek besinleri tabiata bırakıyoruz. Dünyayı paylaştığımız canlılara karşı insanlar olarak sorumluluklarımız var. Olumsuz hava şartlarının hüküm sürdüğü ormanlık alanda yaptığımız besleme faaliyeti inanıyorum ki yaban hayatına can suyu olacaktır." ifadelerini kullanmıştı.